15 Nisan 2021

İki bin yıl önce Datça’da işlenen garip bir cinayetin arkasında yatan ilginç nedenler!

 


İnsanlık tarihi göz açıp kapayıncaya kadar değişen ve dönüşen bir süreçtir. Bu tarih içinde savaşlar, barışlar ve şiddet elbette ki yerini almıştır. İnsanlığın gaddar yüzünü sizler için ortaya çıkartıyoruz. İki bin yıl önce günümüzde Datça olarak isimlendirilen Knidos şehrinde işlenen bir cinayet o döneme ait yazıtlarla ortaya çıktı.

İki bin yıl öncesinde Knidos şehrinde korkunç bir cinayet işlenmişti. Cinayetin arkasındaki sır perdesi ise o dönem dikilen yazıtlarla gün yüzüne çıktı. Hazırsanız bu hikayeyi anlatmaya başlıyoruz.

Khrysippos bir gece oğlu Eubolos'un cesedini bulur. Cesedin bulunduğu yer de oldukça şüphe uyandırıcıdır. Çünkü genç adam kendisi ile hasım ve adaş olan Anaksandrias'ın oğlu Euboulos ve eşi Tryphera'nın evinin önünde ölü bulunmuştur. Anaksandrias'ın oğlu Euboulos cinayet iddiasını reddetse de işler çığırından çıkar. Toplanan kalabalık cinayet zanlısı olarak gördükleri Euboulos linç ederek öldürür. Bunun üzerine kavga daha da büyür. Galeyana gelen halk Euboulos'un eşine ve Anaksandrias ailesine karşı büyük bir eylem planına geçer. Adeta bütün ailenin kanı istenir. Anaksandrias ailesi ise kendini eve kapatır ve bölge asayişinden sorumlu Romalılara başvururlar.

Olayın çözülmesi için İmparator Augustus'a aktarılmasına karar verilir. Knidos'tan iki temsilci soluğu Roma'da ve İmparator'un önünde alır. Augustus ise olayın soruşturulmasına karar verir ve adaleti sağlayacığına inandığı Asinius Gallus'u soruşturma için Knidos'a yollar. Bu arada olayın üstünden yaklaşık 1 ay geçmiştir malum uzun deniz yolculukları...

Adalet isteyen Romalıların bu isteğini hemen yerine getirmek için adeta ant içen Gallus ayağının tozuyla Anaksandrias'ın evine gider. Çünkü ona tanık lazımdır. Bu arada sadece Ankasandrias'ın değil Khrysippos ailesinin de evine gider ve iki aileyi de dinler. Ancak tahmin edeceğiniz üzere iki aile de birbirini suçlamaktadır. Bunun üzerine Gallus evlerdeki köleleri dinlemek ister ve onlara işkence ederek işin doğrusunu öğrenir. Sonrasında ise Knidoslulara bir şey demeden kentten ayrılır ve Roma'ya döner. Yaklaşık 1 ay sonra ise Knidos'a İmparator Augustus'tan mühürlü bir mektup gelir. Bu mektupta olay tüm ayrıntılarıyla anlatılır.

Atık Yağ

 


Atık yağların yoğunluğu sudan az olduğu için suyun yüzeyini kaplayarak, suya oksijen transferini engeller ayrıca atık yağlar bozulma reaksiyonu sonucunda sudaki oksijen miktarını da azaltırlar. Bu durum su içindeki canlıların oksijen almasını engelleyerek onların ölmesine neden olur. Atık yağlar sadece sularımızı kirletmez aynı zaman da apolar yapıda oldukları için suda çözünmezler, gider yüzeyine yapışarak diğer atıkların birikmesine ve zamanla giderlerin tıkanmasına neden olurlar.

Atık yağları pet şişelerde biriktirip toplama merkezlerine götürmek gerekir. Atık yağlardan sabun, biodizel gibi ürünler yapılabilir.

İnsan

 


Kral dondurucu bir kış mevsiminde gecenin soğuğunda nöbet tutan muhafıza sordu:

– Üşümüyor musun?

Muhafız:

– "Alışığım sayın kralım" dediğinde

Kral:

– "Olsun, sana sıcak tutacak elbise getirmelerini emredeceğim" dedi ve gitti.

Ancak bir süre sonra içeri girdiğinde emri vermeyi unuttu...

Ertesi gün duvarın yanında muhafızın soğuktan donmuş cesedini gördüler, duvarın üzerinde şöyle yazılıydı:

"Soğuğa alışkındım; fakat senin sıcak elbise vaadin beni öldürdü..."

Türlü türlü vaatlerle, insanları bekleterek bir umuda bağlayarak kesinlikle imtihan etmeyin.

Çünkü insan, bekledikçe değişir.

Beklettiğiniz kişi hakkınızda telafisi imkansız olumsuz düşüncelere girer.

Önce umudu öldürürsünüz.

Ardından sevgi, saygı, güven ölür dostluk ölür muhabbet ölür...

Alıntı

Yirik Fatma...

 


İsmi hatırlanmayan ve unutulan kahramanlarımızdan.

Gaziantep'in gurur kaynağı olan bir Kurtuluş Savaşı kahramanı anamız Yirik Fatma...

Antep'te Fransızlarla 1 Nisan 1920 ve 8 Şubat 1921 arasında savaş sürmüş ve 25 Aralık'ta şehir düşmandan temizlenmişti.

Antep'in henüz tam olarak kuşatılmadığı sıralarda, düşman nakliye koluna karşı koymak için çeteye katılmıştı Fatma anamız.

Gelmesini istemeyenlere ise "Benim kanım, sizinkilerden daha mı şirindir ? diyerek onlarla yola çıkmıştı.

2 gün 2 gece süren düşman nakliye kolunu beklemeleri sırasında geceleri nöbet tutmuştu.

Elinde büyük bir et satırı, şalvarı,yemenisi ve başörtüsü ile ve resminden de gördüğümüz gibi yaşlı bir anamızdır Yirik Fatma.

Antep harbinde elinde Türk bayrağı alarak, sokak sokak gezerek halkı direnişe ve savaşa çağırmıştır.

Mekânı cennet olsun...

Copyright © 2015 MHC App-2
| Distributed By Gooyaabi Templates
Copyright © MHC App-2. Designed by OddThemes | Distributed By Gooyaabi Templates